2 Ağustos 2010 Pazartesi

Ağustos da gelmiş

# Araya bir sürü zaman, insan, mesafe girmesine rağmen sanki hiç ayrılmamış gibi buluşulan arkadaş ne güzel arkadaştır. Sanırım gerçek arkadaşlık böyle oluyor. 7 ay, binlerce kilometre ve bir sürü Fransızdan sonra bir banka sırasında 1 saat bekleyip, beklemekten sıkılıp işlemi yarıda bırakıp gitme salaklığını yaptık bugün B. ile. Ama daha az evvel ayrılmışız, yarın birlikte derse girecekmişiz gibi güldük. Yanında çekinmeden saçmalayabildiğin insan değil midir zaten arkadaş? I love you Betty :)
# Bu da sana bahsettiğim sözlükte görüp de aşık olduğum ayakkabı. Harbiden bunu giyemem lan ben. Kıyamam yani giymeye. Sanat eseri gibi. Köşede dursun, bakarım öyle.
# Ahaha, sadece köşede dursa izlenecek bir insan da bu Matthew Fox bence. Çıkartamayanlar için eski hobitlerden Dominic'e öpücük konduran abimiz diyeyim :) Orda Josh var asıl dersen senin bileceğin iş. Ben kendisine olan histerik ilgiyi anlayamayanlardanım. Asıl değinmek istediğim konu, Matthew abimizin yaşlandıkça daha da karizmatikleşmesiydi. Tnt'de kendisinin 20'li yaşlarına, 90'lar kıyafetlerine ve en önemlisi uzun saçlarına tanıklık ettiğimiz Aile Bağları(Party Of Five) dizisi gösteriliyor hafta içi her gün. Tatlı bir dizi aslında. Lost'a başlamadan, dolayısıyla Jack Shepard'dan habersizken izliyordum ara ara. Bu rolde de Jack Shepard triplerine rastlasak da, asıl önemli tespit Metyü'nün kısa saçı keşfetmesinin çok yerinde bir karar olduğudur.
# cnbc-e Spartacus Blood and Sand dizisini gösterecekmiş. E höh gerçekten. Sigara içiliyor diye koskoca bir HIMYM bölümünü atladılar bu sezon, oldukça pornografik bu diziyi nasıl gösterecekler merak ediyorum. Kesip yapıştırıp reklam kuşaklarına filan sığdırabilirler bence.
# Taksim-Levent metro trenleri yenilenmiş. Daha da ferah olmuş ortam. Bir de klimaları açıyorlar buz gibi. Bu sıcakta en tercih edilesi toplu taşıma aracı. Her yere gidebilse keşke.
# 2 gündür nasıl bir sıcaktır arkadaşım. Dün gözümün içinin bile yandığını hissediyordum. Bu sabah havayı bulutlu görünce sevinmiştim yağmur yağacak diye, öğleden sonra yaptı yine yapacağını. Neyse ki neredeyse dağ yamacında oturuyorum da akşamları esiyor püfür püfür.
# Yedek Subay Sınavı denilen şey de ülkemdeki bütün sınavlar gibi gençlerin yaşama enerjisini ciğerlerinden söküp almak için yapılan bişiymiş. Kardeşceğizim de yılın en sıcak günü 10 saat sıra beklemek suretiyle tecrübe etti dün bunu.
# Bu albüm kapağıymış sanırım. Bir de şarkıyı dinleseniz kendinizi parçalayasınız gelir. Ciddi ciddi yapmışlar bunu. Bu fotoyu da twitpic'e koymuşlar biz yaparken çok eğlendik diye. İnsanın inanası gelmiyor.
# Tarkan geri mi dönüyor nooluyor? Sürekli televizyonda görüyorum. Acımayacak filan diye bir kıza seslendiği yeni bir şarkısı var onu duydum. Allah selamet versin.
# 118'le 80'in takside karşılaşıp birbirlerine mal mal seslenmelerini dakika başı göstermek bir işkence metodu olarak kullanılabilir. Hayır sonrasında Coca Cola'nın denize hava püskürtmeli şişeden atlayan gençler temalı reklamını görüyorsun, bu reklamsa bu ne diyorsun mecburen.
# Serin günler dileklerimle, sevgiler.

7 yorum:

clair de lune dedi ki...

İstanbul'un en sakin ve şu günlerde en serin yerleri metro istasyonları sanırım.
Geçen Ulubatlı istasyonunda beklerken bir defa daha tecrübe ettim o huzuru :) Büyükşehir çalışıyor. Bu sıcaklar şiddetini artırırsa gündüzleri metro istasyonlarına sığınabilirim.

manzanasverdes dedi ki...

Metrodaki huzur mutluluk budur sahiden. Kızgın kumlardan serin sulara atlamış gibi oluyorsun yerin dibine girince. Büyükşehir çalışıyor da, keşke bu hale gelmeden çalışılsaydı. Santimetroya talim etmeseydik.

burrhole dedi ki...

#O ayakkabılar ne öyle! Burdan estetik aşığı insanlara edilecek şey mi o.Bi mağazaya girip beğendiği ürüne Uğraşılsa yapılır bu diyen teyzelerden olmak istemem ama 'uğraşsak yapar mıyız lan?' Bu aralar çok üretkenim:P

#'Matthew' ismine olan histerik ilgiyi anlayabilirim ben ama:)

# Bildiğin suburbs hayatı yaşıyorum. Bizim buralar pek serin. Balkondan babamı kaldırsam sigara içcem:P Atıyorum kendimi balkona, seni de bekliyorum:)

Barakuda dedi ki...

spartacus.. bu diziyi cnbce den izleyen hayatının hatasını yapar.. nokta.. ne dizi ya.. aşk.. zeka.. entrika.. müzik.. kadın.. aksiyon.. kan.. vahşet.. intikam.. piçlik.. izlemeyene ne diyim..

metrolar iyi.. orada kitap dergi okumak falan iyi de.. o kıllı ve terli kollar kollarıma değmiyor mu otururken ıghh.. ter kokusunu ve ramazanda ebe sikecek ağız kokusunu geçtim.. evet klimaya rağmen bunlar oluyor..

jack.. ormanda desmond ı yakalayıp bi anda gözyaşlarını saldığı sahneyi yarın derhal izlemem lazım.. kız olsam ile başlayan cümlelerimin 3 ve sonraki basamaklarından birini verebilirim kendisine..

manzanasverdes dedi ki...

@soulfrog
Valla ben de ayakkabıyı görünce nasıl yapsak da yapsak diye düşünmedim değil. Dantel hastasıyım ve topuklu ayakkabı sevme yaşım gelmiş. Olacak iş değil hakkatten böyle bir resimle karşılaşmak :) Metyü diye diye bir Metyü ile karşılaşacam sanırım :P Sizin suburbs iyi ya, her zaman demişimdir. Tam uyumalık, sabah da börtü böcek sesleriyle uyanmalık.

@Barakuda
Kalabalık saatlerde metro kliması da kar etmez tabii ama yine de otobüs kokusu ve yapış yapışlığı çok daha beter. Umut Sarıkaya üstüste binmiş Hintliler çiziyor ya ondan bir farkımız olmuyor çoğu zaman. Güya metropol.

Jack'e ağlak diyenle sabaha kadar tartışırım. Her duygu insanını Küçk Emrah'a benzeten zihniyete koyim.

jazz dedi ki...

İşte budur! Ben de bir Jack dostu bekliyordum, tebrik ederim ciğerim :) Betty Pouf lan! Oku burayı ara sıra, muhakkak ama.

Kız Tarkan'ın son şarkısına gel: "Ayda yılda bir olsa da muhakkak ara, azıcık zamanından ayır bana"... (Bana değil da diyor, kafiye uysun diye ama ben "bana"yı yakıştırdım oraya"

manzanasverdes dedi ki...

@jazz
Chuck'tan sonra Jack kardeşliği de kurabiliriz :) Aslında ikisini de sevmemizin nedenleri aynı. Hayatın kendilerine hak etmedikleri şekilde davranması. İyiliklerinin cezasız bırakılmaması. Gerçi Chuck yırttı sona doğru. Ama Jack loser/lost olarak kaldı sanki.

@barakuda
Thanks for the information buddy!